upset 1 Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • upset 1
    f. (up.set, --ting) 1. devirmek: upset a vase vazoyu devirmek. 2. bozmak, altüst etmek: upset a plan planı bozmak. 3. (favori rakibi) yenmek. 4. (mideyi) bozmak. 5. üzmek; sinirlendirmek: News of the accident has upset him. Kaza hakkındaki haber onu üzdü. 6. alabora etmek: The storm upset the boat. Fırtına sandalı alabora etti.